19 C
İstanbul
Salı, Nisan 16, 2024

Puch ile başlayan hız merakı

Motosiklet deyince artık insanların aklına eski üstten depolu mobiletler gelmiyor.
Daha çok modern yada postmodern tasarımlar geliyor. Hız konulu değişik tasarımlı asfalt canavarlarını anımsıyor insan. Yaşamı da hızlandırdığı apacık bir gerçek..

Eskiden en azından benim anımsadığım 2003 yılı gibi, bir arkadaşımda puch motor yüzlükler vardı. Maksimum hızı 30 demezdi puch’un ayrıca 4 kişi binerdik kalkmaz kalksa durmaz cinslerdendi. Yavaş ve alçaktan deyimi yerindeyse kımıl kımıl yol alırdık acelemiz de yoktu hani zevk ala ala tadını çıkarta çıkarta…

Yaşam daha bi tatlı yavaş geliyordu aslında o zaman lastiği patlar, fren teli kopar, pedalı düşer gider bir yerlere ama güzel zamanlardı. Ve yaşam hızlandı son zamanlar da yaşadığımız teknoloji yılında hele ki inanılmaz değişimler aklı mantığı zorluyan gelişimler yaşıyoruz. Tabi ki motosikletler de değişti. Crosslar, tamamen hız için üretilmiş süpersonik modeller çıktı çıkmaya devam edicekte, ama yaşam daha bi hızlandı artık her insanın acelesi var her insanın iki kat sorumluluğu yada öyle geliyor bize belki.. .

Bu postmodern dünya da ne kadar hızlıysak o kadar rahat hissediyoruz kendimizi ve hep birşeylere yetişmeye çalışıyoruz.

Aslında motosiklet neydi özgürlük, yalnızlık, farklılaşım?
Motosiklet hayatın ve yaşamın taa kendisiydi.. Hala da öyle en azından dört bir yanı cam ve demirle çevrili sana sunulan dışına çıkamayacağımız bir arabadan daha da hayat daha bir yaşam. Atlarsın motoruna marşına basarsın yeni maceralar seni bekliyor her zaman her an her saniye bu senin elinde aslında, ama motor ne kadar hızlı olursa olsun sen acele etme yavaş yavaş tadını ala ala yaşa hiç acele etme yaşam zaten çok hızlı onu yavaşlatarak tadını alarak yaşamak senin elinde…

Unutma karşına çıkacak her zorluk içinde bir armağan barındırır. Hayat çok hızlı akıyor altınızda ki motorda öyle ama inanın hiçbirimizin acelesi yok hiçbirşeye hiçbir zaman..

Motosikletler